Servikojenik Dizziness 2021

TANIM

Servikojenik dizziness ilk olarak 1955 yılında Ryan ve Cope tarafından ‘servikal vertigo‘ olarak tanımlandı (Ryan GM, 1955). Bu durum ayrıca servikojenik vertigo ve servikal baş dönmesi (dizziness) olarak da adlandırılmıştır; bununla birlikte, baş dönmesi, servikojenik vertigolu kişilerde nadiren görülen bir semptom olduğundan, artık genel olarak servikojenik dizziness olarak adlandırılmaktadır (Reiley, 2017).

ETYOLOJİ

SERVİKOJENİK DİZZİNESS
Servikal vertebraların ön ve yan taraftan görüntüleri

Servikojenik dizziness, servikal omurga pozisyonundaki veya servikal eklem hareketindeki değişiklikler sonucunda hastanın baş dönmesi veya dengesizlik yaşaması olarak belirtilir. Etyolojisi bilinmemekle birlikte, birçok servikojenik vertigo vakasına whiplash (kamçı) yaralanması yani travma sonrası ortaya çıktığı ya da servikal omurganın inflamatuar, dejeneratif veya mekanik disfonksiyonları ile ilişkilendirilmiştir (Morinaka, 2009). Üst servikal propriyoseptörlerden vestibüler çekirdeğe giden normal afferent sinyallerin bozulmasının, baş ve boyun arasındaki oryantasyonda bozulmaya sebep olduğu belirtilmiştir. İkinci olarak servikal bölgede ağrı hissedilmesi, servikojenik dizziness sebepleri arasında belirtilmiştir (Kristjansson E, 2009).

TANI

Servikojenik dizziness tanısı için ayırt edici bir test veya yöntem belirtilmemiştir. Bu nedenle, servikojenik dizzinessa benzer semptomları olan tanıları dışlamak için kapsamlı bir değerlendirme, servikojenik dizzinessın ayırıcı tanısı için yararlı bir yöntem olacaktır (Reiley, 2017). Vasküler değerlendirme yöntemleri Odyovestibüler değerlendirme yöntemleri Servikal vertebra grafileri Videonistagmografi (VNG) BT ve manyetik rezonans görüntülemeleri Yatak Başı Değerlendirmesi Vertebral arter kan akımı ölçümü Video head impluse test (v-HIT) Vestibular evoked myogenic potential (VEMP) Postürografi Dizziness Engellilik Ölçeği Servikojenik dizziness tanısında en önemli değerlendirme adımı alınan ayrıntılı anamnezdir.

Travma öyküsü, ağrının özellikleri, başlangıcı, tetikleyen faktörler, boyun, kol hareketleri, ağrıyı azaltan veya artıran faktörler ile semptomlar (parestezi, hareket kısıtlığı ve güçsüzlük) özellikle sorgulanmalıdır. Denge bozukluğunun servikal kökenli olup olmadığını ortaya çıkarmak için yardımcı klinik yöntemler olarak literatürde bazı çalışmalar tarafından vasküler ve odyovestibüler etiyolojiye yönelik değerlendirme yöntemleri sunulmuştur (Ardıç, 2018).

odyoloji yüksek lisans tez danışmanlığı

Servikojenik dizziness tanısında, Tablo 1’de belirtilen bütün klinik değerlendirme yöntemleri anamnez ile birlikte yorumlanması gerekmektedir (Ardıç, 2018). Odyovestibüler değerlendirme yöntemlerinden en belirgin test sonuçları VEMP testi ile elde edilmiştir. Ancak hiçbir zaman tek başına bir tanı değeri olmadığı her çalışmada belirtilmiştir.

Quaranta ve ark., 14 servikal incinmesi olan hastanın c-VEMP ölçümlerini normal kontrollerle 3 ay sonra karşılaştırdıklarında latanslarda gecikmeler olduğunu saptamışlardır (Quaranta, 2009). Buna dayanarak aynı ekip 2009 yılında prospektif bir çalışma başlatarak hem travmadan 7 gün sonra hem de 90 gün sonra tüm hastalarda VEMP’lerin latans gecikmelerinde bir artış olduğunu göstermişlerdir.

Ek olarak, VEMP’lerin amplitüdleri başlangıçta azaldığını daha sonra zamanla normalleştiğini belirtmişlerdir. Servikal rahatsızlığı olan hastaların travmadan sonra meydana gelen VEMP amplitüdlerinin azalması, sternocleidomastoideus kaslarının tonik kasılmasının azalmasıyla ilişkili olabileceğini belirtmişlerdir. Ayrıca hasta grubunun VEMP’lerin amplitüdünde azalma, travmadan hemen sonra ve hastaların çoğunda servikal ağrı görülmediğinde 90 gün içinde meydana geldiği belirtilmiştir (Solarino, 2009).

Kotait ve ark. servikojenik dizzinessın o-VEMP sonuçları üzerindeki etkilerini vurgulamıştır. Bu yöntem, servikojenik dizziness patogenezinin belirlenmesine yardımcı olabilir ve vestibüler sistemdeki etkilenen anatomik bölgeleri vurgulayabileceğini belirtmişlerdir. Patolojinin tanımlanması, bu tür hastalar için uygun tedaviye yardımcı olabileceğini vurgulamışlardır (Kotait, 2017). Servikal denge bozukluklarının tanısı, baş dönmesi ve dengesizliğin boyun ağrısı ile korelasyonuna, diğer nörolojik ve vestibüler hastalıkların öyküsü ve vestibüler fonksiyon testlerine bağlıdır. Kullanılan yatak başı testleri ayırıcı tanıda kullanılmasa da özellikle romberg ve fukuda gibi testlerde gözlemlenen denge kaybı ve düşme eğilimleri servikal denge bozukluğunun göstergesi olarak gösterilebilir (Ardıç, 2018).

TEDAVİ

Servikal denge bozukluklarının tedavisine diğer vestibüler hastalıkların tanıları ekarte edilmesinin ilk aşama olduğu belirtilmiştir. Servikojenik dizziness tedavisi için tek başına, evrensel olarak kabul edilmiş bir öneri olmadığı için klinisyenler için de zorluklar yaratır. Tedavi vertigonun altta yatan nedenine odaklanmak olarak ifade edilmiştir (Ferenc M, 2017).

Servikal kaynaklı denge sorunları koruyucu önlemler, yardımcı tedavi yöntemleri (manuel terapi), fizik tedavi, vestibüler rehabilitasyon yaklaşımları ve cerrahi tedavi yaklaşımları ile giderilebilir (Ardıç, 2018).

Öncelikle servikal denge bozukluklarına neden olan ek faktörlerin ve tetikleyicilerin belirlenmesi ve önlenmesi; bunun için hastanın doğru bilgilendirilmesi gerekmektedir. Tetikleyici olan ve önlenmesi gereken etkenler arasında uzun süreli uygun olmayan baş ve boyun pozisyonlarında masa başı çalışması, ekran takibi ve soğuk/ rüzgarlı/ soğutmalı ortamlar sayılabilir; dolayısıyla ilk alınacak önlemler tetikleyici ve diğer etkenlerin ortadan kaldırması olacaktır (Ardıç, 2018).

Servikal manuel terapi

Galm ve arkadaşları servikal denge bozukluğu olan hastaların boyun ağrıları için manuel terapi ve fizik tedavi uygulamıştır. Hastaların, boyun ağrılarının %78’inde iyileştiğini ve dengesizlik problemlerinin %27’sinde tamamen kaybolduğunu bildirmişlerdir. Denge problemi geçen hastaların durumunu boyun ağrısının tedavisi ile bağlantılı olduğunu vurgulamışlardır (Galm R, 1998).

Medikal tedavi servikojenik dizzinesslı bireylerin dengesizlik şikayetlerinde etkili olan bir yöntem değildir. Daha çok bu hastaların servikal patolojilerine bağlı ağrılarının azaltılması amacıyla kullanılmaktadır (Ardıç, 2018).

Ildiko ve ark. servikojenik dizziness tedavisinde tek başına kullanılabilecek bir yöntemin olmadığı, tedavide farmakolojik ve farmakolojik olmayan olmak üzere iki yöntemin mevcut olduğu belirtilmiştir. Farmakolojik olmayan tedaviler vestibüler rehabilitasyon egzersizleri ve manuel terapi yöntemleri olarak belirlenmiştir. Vestibüler rehabilitasyon egzersizleri ile ağrı, inflamasyon ve refleks kas spazmının azaldığı, kas kuvveti ve hareket açıklığının yeniden sağlandığı bu sayede günlük yaşam aktivitelerinde fonksiyonun normale döndüğü gözlenmiştir. Çalışmanın sonucunda servikojenik dizzinessın tedavisinde vestibüler rehabilitasyon egzersizleri ile manuel terapinin birlikte kullanımının gerektiği belirtilmiştir. Bunun nedeninin ise semptomların şiddetindeki azalmanın hızlanması ve tedavi süresinin kısalması olduğu ifade edilmiştir (Végh Ildikó, 2019).

Macar araştırmacıların yaptığı çalışmalarda, vestibüler rehabilitasyonun hastaların semptomlarını azalttığı ancak tam olarak iyileştirmediği gözlenmiştir. Aynı zamanda kullanılan test sonuçlarında anlamlı değişiklikler gözlemlenmemiş ancak hastaların daha iyi hissettiğinden ve memnun olduğundan bahsedilmiştir (Végh Ildikó, 2019; Agnes Szirmai, 2008).

Vestibüler, görsel ve servikal duyusal bilgiler dengenin korunmasında ve düzenlenmesinde rol oynadığı ve serebellum tarafından koordine edildiği için, vestibüloserebellar sistemin değişen duyu servikal afferentlerini vestibüler gelişim uygulamaları ile daha iyi telafi edebileceği varsayılmaktadır. Araştımacılar servikojenik dizziness tedavisi için manuel terapi yöntemlerinin ve vestibüler rehabilitasyon uygulamalarının birlikte kullanılmasını önermektedir (Agnes Szirmai, 2008; Kristjansson E, 2009; Végh Ildikó, 2019).

KAYNAKÇA

  • Agnes Szirmai, S. M. (2008). Az asszisztált egyensúlyi tréning hatékonysága krónikus vestibularis rendszeri szédülésben. Orvosi Hetilap, Volume 159: Issue 12.
  • Ardıç, F. N. (2018). Vertigo. Ankara: US Akademi.
  • Ferenc M, H. M. (2017). Cervicogen vertigo? – Cervicogenic dizziness? Gerincgyógy Szle, 6: 8-19.
  • Galm R, R. M. (1998). Vertigo in patients with cervi-cal spine dysfunction. Eur Spine J, 7(1); 55-8.
  • Kotait, M. A. (2017). Ocular vestibular evoked myogenic potentials (o-VEMPs) testing in cervicogenic vertigo and its relation to radiological findings: a correlation study. Hearing, Balance and Communication, 235-243.
  • Kristjansson E, T. J. (2009). Sensorimotor function and dizziness in neck pain: implications for assessment and management. J Orthop Sports Phys Ther, 39(5):364–77.
  • Morinaka. (2009). Musculoskeletal diseases as a causal factor of cervical vertigo. Auris Nasus Larynx, 36(6):649–54.
  • Quaranta, N. (2009). Pathological VEMPS after whiplash injury: a preliminary study. In Proceedings of the XX Congress of International Academy of Legal Medicine, 239-241.
  • Reiley, A. S. (2017). How to diagnose cervicogenic dizziness. Archives of Physiotherapy, 1-12.
  • Ryan GM, C. S. (1955). Cervical vertigo. Lancet, 269:1355–8.
  • Solarino, B. C. (2009). Vestibular evoked myogenic potentials (VEMPs) in whiplash injury: a prospective study. Acta oto-laryngologica, 976-981.
  • Végh Ildikó, H. K. (2019). Cervicalis vertigo. Orvosi Hetilap, 160: 25.

odyoloji yüksek lisans tez danışmanlığı
Yazar Hakkında
Toplam 1 yazı
Emre Can Yiğit
Emre Can Yiğit
Merhaba. Ben Emre Can Yiğit. Bezmialem Vakıf Üniversitesi odyoloji bölümü 2020 mezunuyum. Bana ulaşmak isterseniz emrecanyigite@gmail.com bu adreste olacağım.
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara