İşitme Kaybının Psikolojik Ve Sosyal Etkileri 2021
İşitme Kaybının Psikolojik ve Sosyal Etkileri Neye Göre Değerlendirilir?
İşitme kaybının tipi ve derecesinin saptandığı; tanı ve tedavi süreci boyunca ve sonrasında zaman zaman atlanan fakat bireyin tüm bu süreçler boyunca belki de en çok etkilendiği olgu; işitme kaybının yaşamındaki yeri, psikolojik ve sosyal etkilenimi olacaktır. Bu süreç bireyden bireyden farklılık gösterebileceği gibi üç temel popülasyanda: çocuklar, yetişkinler ve yaşlılarda etkileri ayrı başlıklarda değerlendirilebilir.
Bireylerin psikolojik ve sosyal gelişimleri üzerinde de etkilerin farkına varmak; işitme kaybı hayatla temasın kaybıdır tanımına dikkat çekmekle mümkün olacaktır. İşitme kaybının etkileri işitme kaybının; tanılandığı yaşa, işitme kaybının tipine ve derecesine, işitme kaybının dil gelişim dönemlerindeki etkilerine, işitme kaybı için kullanılan cihaz tiplerine ve bireyin hayatındaki olumsuzluklarla nasıl başa çıktığına göre bireyden bireye farklılık gösterir. Yaşanan problemler benzerdir fakat her birey için farklı ölçüdedir. Bireyler her popülasyonda farklı değerlendirilmelidir. Çocukluk, yetişkinlik ve yaşlılıkta farklı beklentiler ve farklı çözüm önerileri geliştirilmelidir. Bu süreçlerin tamamında bireye sadece işitme kaybı olarak bakmamak, başlıca yapılması gerekendir. İşitme kaybının yanı sıra mental sağlıkta gelinen en iyi nokta, sağlanılan konfor alanı çok önemlidir.
Üç farklı popülasyonda etkileri ele alınan işitme kaybının en planlı ve üzerine en çok düşülmesi gereken popülasyon çocuklardır. İşitme kayıplı çocuğun sağlıklı bir benlik algısı kazanması onu ergenlik ve yetişkinlikte iyi bir konfor alanına taşır aynı zamanda topluma kazandırılan bireyler haline getirir. Bu da ancak güçlü bir multidsipliner çalışmayla mümkün olacaktır. Bu süreçte çocuğa sadece işitme kaybı veya sadece akademik başarı olarak bakmayacak; bakım verene, çocuk gelişim uzmanına, psikoloğa, dil ve konuşma terapistine, odyoloğa, eğitimciye ve özel eğitimciye ihtiyaç vardır. Çocuğun gelişimi aldığı eğitimin kalitesine ve sıklığına aynı zamanda bilinçli ve istekli bir aileye (bakım verene) bağlıdır.
Çocukluk Çağında Psikolojik ve Sosyal Etkilenim
Çocuklarda işitme kaybının; İletişim ve dil gelişimi, Motor gelişim, Bilişsel gelişim, Sosyal duygusal gelişimi üzerinde etkisi vardır. Çocukların sağlıklı bir benlik algısı kazanarak gelişimlerini sürdürebilmeleri için olumlu ilişkiler kurabilmeye, dolayısıyla güvenli ve duyarlı bir çevreye ihtiyaçları vardır. İşitme engelli çocuklar işitme becerisini kullanamadığı için ailesi, arkadaşları ve yakın çevresinde dahi güven eksikliği ve buna bağlı olarak da hırçınlık, içe dönüklük, kızgınlık gibi davranışlar sergilerler(1).
Yapılan araştırmalarda, normal işiten çocukların ortalama 4 yaşında kazandıkları zihin kuramı becerilerini, işitme kayıplı çocuklar ortalama 7-8 yaşına kadar kazanamadıkları görülmüştür. İşitme kayıplı çocuklarda mutlaka psikolojik problemler olacaktır diye bir ön görü yoktur fakat, Yaşanan iletişim problemi, öğrenme güçlüğüne, dinleme ve odaklanma problemlerine sebep olacağından; çocuklarda öz güven eksikliği, kendini yetersiz görmeye bağlı içe kapanık çocukluk ve depresyon durumlarıyla karşılaşılabilir(1). Yapılan araştırmalarda; işitme engelli çocukların nevrotik sorunları incelendiğinde bencillik ve paylaşmama, gece korkma ve yalnız yatamama, sıkılgan, çekingen ve güvensiz olmanın en sık görülen sorunlar olduğu görülmüştür(2).
Bu süreç: Okuldaki başarı, anne ve babanın aktif katılımına, çocuğun aldığı özel eğitim ve destek programlarının sıklığına, kalitesine ve bu programlara çocuğun dâhil edilme yaşına bağlıdır. İşitme kaybı tanılanan çocuklardaki psikososyal süreci işitme kaybına uygun verilen eğitim, işitme kaybının derecesine göre özel eğitim ihtiyacı, işitme kaybının teşhisine ailenin verdiği tepkiler ve genel hatlarıyla anne – baba – çocuk ilişkileri yönetir(1).
Sosyal Aktivite Ve Topluma Kazandırılması
İşitme Engelliler Federasyonu’nda 10-11 yaş grubunda farklı dallarda sporcular mevcuttur. İşitme Engelliler ilköğretim Okullarının MEB ile organize olduğu, daha küçük yaş grupları için düzenlenen aktiviteler çocukların sosyalleşmesi için büyük imkan tanımaktadır.
- Şan İ, Kalem D, İşitme Engelli Çocuklar, Sosyal Politikalar Bakanlığı Aile Eğitim Rehberi, Ankara, 2014.
- Sunal Ş, Çam O, Okul Öncesi Dönemi İşitme Engelli Çocukların Ruhsal Uyum Düzeylerinin İncelenmesi, Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi:12 (1) 2005.